Çamaşırlarını yıkamak için Turgutreis’ten, Karacahisar’a geldi

Nevzat Çağlar Tüfekçi

İkizköy ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, iktidar eliyle doğa katliamı yapıldığını söyledi. Atal, iktidar tarafından verilen maden ruhsatlarının insanları susuz bırakacağını belirterek, Bodrum Turgutreis’te susuzluk nedeniyle çamaşırlarının yıkayamayan bir kadının Milas Karacahisar gelerek çamaşırlarını yıkamasını bu durumun somut bir örneği olduğunu dile getirdi.

Atal, üyesi olduğu başta CHP olmak üzere muhalefete, Türkiye Barolar Birliğine seslenerek şöyle konuştu: “Tarih sizi yargılasın istemiyorsanız, üzerinizdeki ölü toprağını atın ve yasaların size yüklediği görevi, ettiğiniz yeminin gereğini yerine getirin.”

Atal’ın açıklaması şöyle:

“Akbelen'de ormanı kestirenler, Bodrum'un su kuyularına akan su yataklarını yer değiştirerek, 5 milyar dolar turizm geliri olan Bodrum'u bitiriyor. Halk TV Haberdeki Münibe Ablanın, LIMAK termik santrali yüzünden Bodrum Turgutreis'te su akmadığı için çamaşırlarını yıkamak için Milas Karacahisar'a gelmesi, bu cehaletin/akıl tutulmasının somutlaşması.

Siyanürlü altın maden arayanlar

Türkiye susuzluktan kıvranırken,  siyanürlü altın madeni açılmamış ve temiz kalmış nadir yerlerden Toroslarda Adana Pozantı ilçesini, Koza siyanürlü Altın madeni işgal edip yok etmek için hazırlıklara başlıyor. Erzincan İliç’te sömürgeci Kanada-Amerikan şirketi 22 Haziran gecesi siyanür borusunu patlatıp Fırat’a 80 kg. siyanür karıştırarak Doğu-Güneydoğu Anadolu'yu zehirlemesine rağmen, her an 7 'den büyük deprem beklenen Bingöl -Yedisu fay zonunda Fırat'ın 700 metre yukarısında, 66 milyon tonluk siyanürlü-sülfirik asitli atık havuzunu 200 milyon tona çıkarmak için sömürgecilere yol veriliyor.

Muhalefete sesleniş!

Sağlık Bakanlığı verilerine göre AKP iktidara geldikten sonra 2002-2016 arasında erkeklerde kanser vakaları 12 kat, kadınlarda 7 kat arttı. Sağlık Bakanlığı 2016’dan bu yana da kanser istatistiklerini saklıyor. Türkiye’nin havası, suyu, toprağı zehirlenerek gelecek nesillerimizin fiziksel -zihinsel -ekonomik -ekolojik geleceği çökertilirken; parası, örgütü, avukatı, insan gücü olan, basta üyesi olduğum CHP olmak üzere tüm muhalefet partileri ve Türkiye Barolar Birliğine sesleniyorum.

Tarih sizi yargılasın istemiyorsanız…

Tarih sizi yargılasın istemiyorsanız, üzerinizdeki ölü toprağını atın ve yasaların size yüklediği görevi, ettiğiniz yeminin gereğini yerine getirin. Yargının hükumetin denetimi ve kontrolü altında olduğunu ifşa ederken, diğer yandan işgali yavaşlatmak ve halk uyanana kadar memlekete zaman kazandırmak için bürokratik prosedürleri yavaşlatmak için ülkenin dört bir yanına avukatlarınızı salın, halka sahip çıkıp davalar açın. Bu sizin sorumluluğunuz ve görevinizdir.”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından son iki ay içinde 224 maden projesine daha onay verildiği ve ayrıca 824 proje için de ÇED gerekli değildir kararının verildiği öğrenildi.