CHP'de 130 milletvekilinden 94'ü de Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan adayı olması için imza vermiş.
Çok şaşırdım neden tamamı imza vermemiş diye?
Hem de ‘ son dönem’ pazarlığı yaparak vermişler.
'Son dönem’ yani ‘son defa’ nedir ya?
Gelmişsin 75 yaşına, hala neyin son dönemi?
Siyasette böyle çirkin bir pazarlık olur mu?
Sanki milletvekillerinin Kılıçdaroğlu’na ‘bana bak son kez aday olacaksın, ona göre imza veriyoruz ha’ deme hakları varmış gibi?
Bu iş madde bağımlısı birine son kez eroin parası vermek gibi bir şey.
Bu partide asıl sorun Kılıçdaroğlu filan değil, problem kendisinden çok daha büyük aslında.
Partiye bir çökme var aslında, oligarklar, mezhepçiler ve dalkavuklar tarafından
Nasıl oluyor da sürekli aday gösteriliyor?
Bak adam yine aday olmadı başkaları aday gösterdi ayakları.
Arkadaş bir düşün şu adamın yakasından, parti başkanı olmak filan istemiyor, sürekli zorla aday yapıyorsunuz.
Hatırlayın adam cumhurbaşkanlığına da ben aday olmadım, altılı masa aday gösterdi demişti.
Bence bu kurultayın adı ‘istemem yan cebime koy’ kurultayıdır.
kontrollü muhalefet
Kazanabileceği tek seçim var, o da bu kurultay zaten.
Milletin ömrü Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği seçimleri izlemekle geçti, geçecek.
Eğer Kılıçdaroğlu yeniden partinin başına genel başkan olursa 2024 yerel seçimlerinin galibi şimdiden belli.
Özgür Özel gelirse ciddi ciddi değişim olacağını zannedenler var.
Özgür Özel çok mu farklı bir zihniyette sanki?
O da aynı kadroların adamı.
Muğla’da bile bir il başkanı değişti diye takla atanlar var.
Çiçeği burnunda il başkanı Muğla ve ilçelerinde üye bazında ön seçim yaptıramazsa istifa edecek mi bilmiyorum.
Ama daha şimdiden çok fazla misyon yüklediler.
Son adaylığım, son dönemim muhabbeti bitmez.
Altı üstü 13 seçim kaybetti ne var bunda?
Yazık, 13 seçim kaybettikleri halde sorumluluk alıp biz bu işi beceremiyoruz demediler.
Anlaşılan o ki, laik Anayasa değişmeden, bu adam gitmeyecek.
Tayyip Erdoğan’ı bunca olaya, depreme, hayat pahalılığına rağmen koltuğunda tutan güç nedir?
Beğenelim beğenmeyelim Tayyip Erdoğan gücünü halktan almaktadır.
Ülkenin en nefret edilen insanı haline gelmiş Kemal Kılıçdaroğlu’nu o koltukta tutan güç nedir?
Bu durum sadece koltuk sevdasıyla açıklanabilir mi?
Dünümüzün, bugünümüzün, geleceğimizin, umutlarımızın, hayallerimizin içine ettin,
son defa diyerek daha ne istiyorsun bu milletten?
CHP’yi batırmaya, kapısına kilit vurmaya çalışıyorlar.
Şu koltukta kalmak için verdiği çabanın binde birini genel seçimlerde verseydi,
en azından o seçim sistemi çökmezdi ve bir seçim olsun kazanırdı.
Ülkeyi siyasal İslam’a teslim etti, rejim değişti hala genel başkan olmaya çalışıyor.
13 seçimdir neyi yapmamış olabilir ki, bu sefer yapıp kazanmayı bekliyor?
Yenilen pehlivan güreşe doymaz derler ya bunlarda aynı.
CHP resmen intihar ediyor!
Seçim gecesi istifa etmesi lazımdı, hadi onu geçtim,
Zafer Partisi ile gizli anlaşma yaptığı ortaya çıktığında seçmeni kandırdığı için istifa etmeliydi.
Seçimden önceki grup toplantısında ‘sizlere bu kürsüden son defa konuşuyorum’,
dediğinde milletin duygularıyla ne güzel oynamıştı.
Fatih Altaylı bir programında şunları söylemişti.
‘Bu insan bürokrat, siyasetçi değil.
Hoşlarına gidiyor Mercedeslere binmek,
gittiği her yerde el pençe divan olunması, saygı görmek vs vs bunlar memur adam.
Bırakır mi sizce bu hayatı?’
Bu kadar mı zor tepkiyi görmek, istenmediğini bilmek, kabul etmek ve çekilmek?
Resmen musallat oldu CHP’ye, muhalefete ve ülkeye.
Son dönem demek, bir seçim daha kaybettirsin öyle ayrılsın demektir.
Bu şekilde milleti dinlemeyenler, milletle dalga geçenler sandıkta cevabını alır.
Bakın dünya tarihine bütün diktatörler hep 'son dönem’ diyerek devam ettiler.
Kılıçdaroğlu istenmediğini anlaması için daha ne olması lazım?
Erdoğan senin gibi rakip oldukça daha çok seçim kazanır.
El birliğiyle yediniz değerleri, umutları, gençliği ve geleceği!
Tarih Tayyip Erdoğan’ı ve AKP’yi yazarken seni de koltuk sevdalısı bir işbirlikçi olarak not düşecek!
Eğer başkan olarak kalırsan bu miller seni yerel seçimlerden sonra koltuğuyla birlikte evine gönderecek.
Her neyse benim istediğim, batacaksak adam gibi batalım.
Cumhuriyetin kazanımlarının göz göre göre yok edilmesini seyreden,
bu sahte muhalif zihniyet baraj altı kalmalıdır.
CHP delegeleri Kılıçdaroğlu yerine Özgür Özel gibi pek tatmin edici olmayan,
ufak bir değişimi bile kabul edemiyorsa partide geniş kapsamlı organize işlerin döndüğü kesin.
Koskoca partiyi göz göre göre ateşe atacak kadar organize işler.
Demek ki bu oligarklar hayal bile edemeyeceğimiz imtiyazlara sahipler.
Tekrar ediyorum yerel seçimlere Kılıçdaroğlu ile girilmez, girilmemelidir!
Çünkü bu millet kurultayla gönderemediğini mutlaka sandıkla gönderir.
Bunu göremeyenler siyaseti bıraksın bakkal dükkanı açsın.
Aslında Muharrem İnce iyi bir rüzgar yakalamıştı.
Adamı tezgaha getirdiler, hevesini kursağında bıraktılar.
Algılarla, çalgılarla Muharrem İnce’yi yediler.
Ömrümüz Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği seçimleri izlemekle geçti.
Muharrem İnce bir seçim kaybetti, tüm parti üstüne çöktü.
Benim düşünceme göre bugün partinin başında olması gereken adam Muharrem İnce’dir.
Kılıçdaroğlu ülkenin kaderini değiştirebilecek bir seçimden çıktı, başarısız oldu.
Asla kaybedilmeyecek bir seçimi gitti kendi elleriyle teslim etti.
Sırf bu yüzden başarısızlığını kabullenip, istifa edip gitmesi gerekiyordu.
Seçim öncesi Ümit Özdağ’la masa dışında ve kimseye haber vermeden gizli gizli anlaşma yapması,
seçimlerden hemen önce bir gazeteciye ‘ Türkiye’yi artık kimse kurtaramaz!’ demesi,
Kılıçdaroğlu’nun ne kadar yanlış biri olduğunun işaretidir.
Adam masayı satmış, partiyi satmış hala başkan olacak!
Yerin dibine geçirilmesi gerekiyor.
İnsan aynada kendi yüzünüze bakınca da utanır.
Gece vicdanıyla baş başa kalınca da utanır.
Gençlerimiz gelecekte nasıl bir ülkede yaşayacak diye düşününce de utanır.
Ama nerde bunlarda utanmak, arlanmak?
Aday yapmak için imza toplamaya başlamışlar.
Dedim ya ülkenin başında da, partinin başında da organize bir kötülük işbaşında.
Bu saatten sonra AKP İzmir'i alsın, Antalya’yı da alsın umurumda değil.
Antalya 5 sene AKP'de kaldı da ne oldu?
Yatağan’da 48 yıllık CHP belediyesi AKP’ye geçti de noldu?
Yaşam tarzlarımız mı değişti?
Vazgeçin bu yaşam tarzı korkularından!
Muğla’da başa AKP gelse ne olur?
Kırmızı bildiricilerin dediği gibi Muğla’ya faşizm veya şeriat mı gelir?
Yoksa faşistler tarafından katledilen Muğlalı devrimcilerin kemikleri mi sızlar?
Mevcut seçilmişlerler solcu oldu da noldu, özel mülkiyeti mi kaldırdık,
Muğla meydanına Marks’ın heykelini mi diktik?
Kültür şenliklerinde Grup Yorum yerine, kültür müdürünün popçu oğlunu dinlerken,
Maçoğlu’na hayran hayran bakıp iç geçiren zevat mı solcu..
İşbirlikçi Kılıçdaroğlu sayesinde bu ülkenin rejimi değişti, kaderi değişti,
biz hala kapının şakşağıyla uğraşıyoruz.
Her neyse daha fazla #KÖZ’lemeyim şimdilik Hoş kalın, İnançla ve Dirençle kalın!
Kemal ÖZCAN-24.10.2023
Yorum yazarak Haber Milas Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Milas hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Milas editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Milas değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haber Milas Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Milas hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Milas editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Milas değil haberi geçen ajanstır.